İbraniler (Hebrews)Bölüm 81-2 Söylediklerimizin özü şudur: göklerde, yüce Olan'ın tahtının sağında oturan, kutsal yerde, insanın değil, Rab'bin kurduğu asıl tapınma çadırında görev yapan böyle bir başkâhinimiz vardır. 3 Her başkâhin adaklar ve kurbanlar sunmak için atanır. Bu nedenle bizim başkâhinimizin de sunacak bir şeyi olması gerekir. 4 Eğer kendisi yeryüzünde olsaydı, Kutsal Yasa uyarınca adakları sunanlar bulunduğu için, kendisi kâhin olmazdı. 5 Onlar göktekilerin örneği ve gölgesi olan bir tapınakta hizmet ediyorlar. Nitekim Musa, tapınma çadırını kurmak üzereyken Tanrı tarafından şöyle uyarıldı: «Her şeyi, dağda sana gösterilen örneğe uygun olarak yapmaya dikkat et.» 6 Şimdiyse, İsa daha iyi vaatler üzerine kurulmuş daha iyi bir antlaşmanın aracısı olduğu kadar, daha üstün bir göreve de sahip olmuştur. 7 Eğer o ilk antlaşma kusursuz olsaydı, ikincisine gerek duyulmazdı. 8 Oysa halkını kusurlu bulan Tanrı şöyle diyor: «`İsrail halkıyla ve Yahuda halkıyla 9 `Bu, atalarını Mısır diyarından çıkarmak için 10 `O günlerden sonra' diyor Rab, 11 Hiç kimse kendi yurttaşına, 12 Kötülüklerini bağışlayacağım, 13 Tanrı, «yeni bir antlaşma» demekle ilkini eskimiş saymıştır. Eskiyen ve köhneleşen, çok geçmeden yok olur. |